ANTİ-DAMPİNG SORUŞTURMALARI

Damping, bir malın iç piyasa fiyatından daha düşük bir fiyatla ihraç edilmesidir. Ülkeler, kendi üreticilerini korumak ve üretim yapamaz hale gelmelerini önlemek amacıyla uluslararası anlaşmalar ile çerçevesi belirlenmiş yöntemlerle soruşturma yürüterek, dampingli ithalata önlem alma hakkına sahiptir. Soruşturmanın nasıl yapılacağına ilişkin usuller ülkemizin de taraf olduğu uluslararası anlaşmalar ve bunlara aykırı olamayacak ulusal mevzuatla belirlenmiştir.


Ülkemiz damping uygulamaları konusunda daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.


ANTİ-SÜBVANSİYON SORUŞTURMALARI

Sübvansiyon Soruşturmaları bir ürünün üretim sürecinde devlet tarafından sağlanan doğrudan veya dolaylı katkıların uluslararası ticarette rekabeti bozması hallerinde ithalatçı ülke tarafından açılır. Damping firma davranışları ile ortaya çıkarken, Sübvansiyonun temelinde devlet politikaları vardır. Konunun devletlerarası boyutu da içermesi yönüyle Sübvansiyon Soruşturmaları Damping Soruşturmalarına göre daha az açılan türde soruşturmalardır.


ÖNLEMLERİN ETKİSİZ KILINMASI SORUŞTURMALARI

Önlemlerin Etkisiz Kılınması ithalatçı ülke tarafından uygulanmakta olan anti-damping vergilerinin kısmen veya tamamen etkisiz kılınması amacıyla yapılan her türlü işlemi içeren geniş bir kavramdır. Ekonomik faaliyetlerin çeşitlenmesi, ülkeler arası ticari faaliyetlerin derinleşmesi mevcut bir önlemi etkisiz kılma amacıyla yapılmamış olsa dahi bazı işlemlerin böyle değerlendirilmesine ve soruşturulmasına yol açabilmektedir.


KORUNMA ÖNLEMLERİ SORUŞTURMALARI

Yerli üreticilerin korunması amacıyla ithalatın sebebiyet verdiği zarar veya zarar tehdidini ortadan kaldırmak üzere alınan geçici nitelikli önlemlerdir. Korunma önlemi bir malın ithalatında uygulanmakta olan gümrük vergilerinde artış yapılması veya kota getirilmesi şeklinde uygulanabileceği gibi bunların bileşimi olarak da uygulanabilmektedir.


SORUŞTURMALARDA NEDEN PROFESYONEL BİR EKİPLE ÇALIŞMAK GEREKİR

Bahsedilen bu soruşturmalar doğrudan ilgili taraflara (Interested Parties) yönelik hukuki süreçlerdir. Soruşturmada yerli üretim dalı açısından düşünüldüğünde ithalatın sebep olduğu zararın tam anlamıyla telafisinin temini; ihracatçı bakış açısıyla düşünüldüğünde de soruşturmada tam işbirliği yapılarak olası önlemlerden muafiyet ya da en az vergi ile çıkabilmesi yoğun gayret, uzmanlık ve tecrübe gerektirmektedir.

Benzer şekilde, ithalatçıların olası menfaatlerinin tespiti ve savunulması da konu hakkında detaylı analizleri ve uluslararası hukuk çerçevesindeki hak ve yükümlülüklerin etkin bir şekilde takibi gerekli kılmaktadır.

İlk defa böyle bir süreçle karşılaşan firmalar için konunun teknik yönlerinin bilinmemesi çok büyük bir handikap oluşturmakta ve sürecin yanlış yönetilmesi kendileri açısından büyük riskler taşımaktadır. Dahili fayda-zarar analizlerini yapıp kritik aşamalarda gerekli adımları atacak bu konuda uzmanlaşmış yetkin, tecrübeli bir ekiple çalışmak firmalara büyük avantajlar sağlayacak, kimi zaman hayati neticeler doğuracaktır.


Başa Dön